Paramedya internet sitesindeki ekonomi yazılarıyla son dönemde adından sık sık söz ettiren ünlü ekonomi yazarı Metin Yüksel Fenerbahçe'nin Çaykur Rizespor karşısındaki 5-0'lık galibiyeti sonrası Fenerbahçe'nin hisse senedini değerlendirirken çarpıcı ifadeler kullandı. 

Paramedya internet sitesindeki ekonomi yazılarıyla son dönemde adından sık sık söz ettiren ünlü ekonomi yazarı Metin Yüksel Fenerbahçe'nin Çaykur Rizespor karşısındaki 5-0'lık galibiyeti sonrası Fenerbahçe'nin hisse senedini değerlendirirken çarpıcı ifadeler kullandı. 

Metin Yüksel'in yazısı şu şekilde: 

VBTZ (Volatile bazlı tedbir)vız geliyor

Maça giderken Kadıköy’de, KARADENİZ havası vardı, şiddetli bir yağmur altında niçin olduğunu bilemediğimiz şüpheli” bir saatte, stada giriş seans öncesi “disket seansı” sıkıntılarını yaşatıyor. Beşiktaş’tan 50 dakika da stada gelip 20 dakikada koltuğa ulaşmanız komedi. Dolayısıyla “seans öncesi emir zafiyet” destek alışlarına engel oluyor, alışların çoğu seans başladıktan sonra gerçekleşiyor. “Turnike”, “gişe memuru” hepsi emir iletmede teknik sorun çıkartıyor, neyse ki yeşille bütünleşen sarı-lacivert stresimizi alıyor.

Girişte ise en çok duymak istediğim cümle EY DELİKANLI (Sait hocam selamlar)

Maç analizinden önce bizleri oynattığı oyunla mahcup eden sevgili hocamız İsmail’e kocaman bir alkış,

Fenerbahçe çözülmesi zor bir makine. Top rakip defansta iken 5-6 kişilik ‘’aktif pres’’ yorulduğunda topu rakibe bırakarak alan daraltan ‘’pasif pres’’ ve buna ekstra katkı veren Szymański, Fred.

Hatlar arasındaki mesafe bazen o kadar kısalıyor ki, defans arkası koşular geriden hızlı geçişlerle değil ceza sahası içinde 18’de oluyor. Buda aktif alanda ısıran presle birleşince rakip saha 18 içinde oynanan bir futbola dönüyor.

Özellikle bugünün kahramanı çok, ama özellikle İrfan’a bir paragraf açmak gerekiyor. İsmail hoca “çamurdaki altını” çıkarıyor galiba skoru koparan goldeki “sakin duruşu” özgüvenin de arttığını gösteriyor ve tribünlerle barışıyor.

Oyun kurgusu içinde çok iyi planmış bir koordinasyon var. TADİÇ ve İrfan’ın vücut kullanarak açtıkları koşu yolu üzerindeki pas organizasyonu.

Bugün  pas kalitesi yükselerek gerçekleşti ve Džeko’nun “ezber bozan” ters pası ile Tadić’in buluşması ve Szymański’nin golü  bu organizasyon işlediğinde ne kadar etkili olabileceğini gösterdi. Džeko o kadar çok gol kaçırmasına rağmen attığı gol ‘’ustalık eseri ‘’ idi.

İrfan’ın goldeki ‘’raket ‘’ pası da diriliş sembolü oldu.

Maç içinde volatile bazlı tedbirler gelmedi değil, bol bol emir iptali yanın da Yasal düzenleyicini “kural bozucu eylemler” karşısında yaptırım uygulamadığı bir maç oldu.

Hatlar arası mesafe daraldıkça sol stoper Djiku’nun pas kalitesi hücumda önemli faktör oldu. Zaten iki stoperin RİZESPOR forvetlerinin oksijenini tükettikleri bir maç olurken, İlhan Palut’un etkin kontratak takımı maçın 27 inci dakikasında ilk ve tek pozisyonu yarattı. İşte kaleci farkı Livaković bunu önleyerek KÜÇÜK YATIRIMCININ STRESİNİ VE SATIŞINI önledi.

5-0 ‘dan sonra yazı yazmak kolay, herkes ve her şey “mükemmeldi” dersek tek kelime ile ifade etmiş oluruz. Lideri ‘”Fantom Tadić” başta olmak üzere Fenerbahçe tam bir kurulu makine.

Ama 18 içi “fantezi futbol” sermaye getirisini düşürüyor, bazen yenilecek bir gol maliyet artırır.

LACİLER sahip çıktıkça tavan Serisi devam ediyor, tavan bozulsa da “stres yok sahip çıkmaya devam” enerjisi var tribünlerde..