Ümit Özdağ: "Hukuk Katliamıyla Karşı Karşıyayız"

Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, CHP heyetini Silivri Cezaevi’nde ağırlayarak, cezaevine konulma sürecini anlattı. Özdağ, yaşadıklarını "Ergenekon operasyonunun sekizinci dalgası" olarak nitelendirerek, “İkili bir hukuk sistemiyle, bir hukuk katliamıyla karşı karşıyayız” dedi. Özdağ’ı, geçtiğimiz günlerde Silivri Cezaevi'nde Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, Çankaya Belediye Başkanı Hüseyin Can Güner, Malatya Milletvekili Veli Ağbaba ve Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer ziyaret etti.

"UYGULANAN TAM OLARAK BU"

Ağbaba, Özdağ’ın kendisine yaptığı açıklamayı şöyle aktardı: “Ümit Özdağ, ‘1970’lerde ABD'de beyazlarla siyahlar arasında bir eşitlik vardı ama şerifi, adliyesi siyahlara ayrı beyazlara ayrı cezalar veriyordu. Bize de 2025 yılında uygulanan tam olarak bu’ dedi. Özdağ, yaşadıklarını ‘Almanların Varşova’da ve Paris’te uyguladığı hukuku bize uyguluyorlar. Abdülhamid'den sonra ilk kez ‘Kahrolsun istibdat yaşasın hürriyet’ sloganına ceza verilmiş oldu’ şeklinde ifade etti.”

"PROTOKOL YOLUNU KESEREK, RESTORANI BASARAK BİZİ GÖZALTINA ALDILAR"

Ağbaba, Özdağ'ın yaşadığı gözaltı sürecini aktardığı açıklamaları şöyle sürdürdü:

• "Protokol yolunu keserek, restoranı basarak beni gözaltına aldılar. Emniyete geldiğim akşam 30 santimlik tahtanın üzerinde yatırdılar. Cumhurbaşkanına hakaretten bir şey çıkmayınca Kayseri’den dosya istediler.”

"8. DALGAYLA KARŞI KARŞIYAYIZ"

Özdağ, yaşadığı sürecin detaylarına da değindi:

• “Atılan tweetlere takipsizlik verilmişti. Olaylarda bir tane Zafer Partili tutuklanmamıştı. Soruşturma konusu olan tweetlerimin önemli bir bölümü milletvekili olduğum dönemde attığım tweetler. Ben, hükümetin politikalarının sonuçlarını paylaştım. Bana düşman hukuku uygulanıyor. Eskiden FETÖ soruşturmalarını yapan Beşiktaş’taki savcılık, şimdi Çağlayan’da yedinci kata taşınmış durumda.”
• “Bu suçlamalarla beni Türkiye'de başka kimse tutuklayamazdı, Çağlayan'da yedinci katta tutuklandım. Ergenekon operasyonunun sekizinci dalgasıyla karşı karşıyayız. İkili bir hukuk sistemiyle, bir hukuk katliamıyla karşı karşıyayız.”